29 Ocak 2016 Cuma

kaçış planı Llano


daha önce de demiştim buranın işi hayal kurmak, kurulan hayalleri beslemek.. senelerdir -sanırım herkes gibi- biz de arkadaşlar arasında hep "buralardan basıp gitme" hayali kurarız. ancak bir türlü gerçekleştiremedik, eh bazı şeyler dilekolay tabii. yine de umutlarımı yitirmiş sayılmam. yalnızca gidilecek "o yer"de anlaşamıyoruz bir türlü. benim ısrarla "arzın merkezi" dediğim, doğup büyüdüğüm topraklara yakın olma isteğim, müstakbel komşularımın ege sevdası, sonra "burası iyice cozuttu, tümden gidelim" (uruguay, norveç, kamboçya, güney afrika vs vs vs) diye tutturmalar, sonra vay efendim bari dersime gidelimler derken oturduk oturduğumuz yerde. yine de bir yerlerde birilerinin bunu, yani şimdi uydurduğum ismiyle "mikro toplu göç"ü gerçekleştirebildiğini görmek hayallerimi ayakta tutuyor.



dünyanın bir ucunda, austin teksas'ta dört çift akıllılık edip "kaçış planı Llano" adını verdikleri bir minik yerleşke kurmuşlar. temel hayalleri 20 yıllık arkadaşlıklarını doğayla iç içe ve bir arada sürdürebilmekmiş. bu niyetle yola koyulmuşlar ve mimar matt garcia'nın tasarımıyla Llano inşa edilmiş.



her bir ev mümkün olduğunca sürdürülebilir bir anlayışla geliştirilmiş. örneğin çatıların tasarımı sayesinde 5000 galona kadar yağmur suyu depolanabiliyor. burası için çok önemli bir detay, çünkü her ne kadar Llano nehrine yakın da olsa epey kurak bir bölge. yansıtıcı duvarlar yazın iç mekanlar için serinletici bir yalıtım oluşturuyor. aynı şekilde pencereler özel bir yalıtıma sahip.



iç mekanlarda kontrplak kullanılmış. mimar garcia bu konuda "dıştaki metalin soğukluğuna karşın, içeride sıcak his verecek bir malzemeye ihtiyacımız vardı" diyor. eh tabii biz buralarda böyle evlere pek alışkın değiliz, bize beton beton duvarlar gerek. böyle duyunca pek çoğumuza oyuncak evmiş gibi gelebilir ama bu evler zaten minimum maliyet/maksimum fayda ve doğaya en az zarar mantığı üzerine kurulu. demek ki yapılabiliyor..



tüm bunların yanında her bir ev birbirini engellemeden ama eşit derecede Llano nehri manzarasına sahip olacak şekilde konumlandırılmış.



bu minik arkadaş grubu tam zamanlı orada yaşamıyor olsa da Llona'da mümkün olduğunca çok vakit geçirmeye gayret ediyormuş. emekli olunca da tamamen yaşamlarını oraya taşımayı planlıyorlar. bu da çok doğal; epey renkli bir hayatları var gibi görünüyor. Llona sakinlerinden jodi zipp "burası disney filmi gibi. tavşanlar, vaşaklar, geyikler ve her türden kuşumuz var. burada daha fazla vakit geçirdikçe hep daha fazlasını buluyoruz" demiş mesela. bir düşünün; hangimiz istemeyiz ki hem böyle konforlu, hem bu kadar düşük bütçeli, hem sevdiklerimizle hem doğayla iç içe yaşamayı?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder