20 Mart 2014 Perşembe

Finlandiya ormanlarında bir elf kulübesi: "elaman puu"



Burası Heidi Vilkman’ın “Elaman Puu” (Hayat Ağacı) adındaki küçük kulübesi. Tamamen el yapımı, iş makinelerinden ve yapay olan her şeyden uzak tutulmuş; doğaya uyumlu bir anlayışla ve içinden geldiği gibi inşa edilmiş küçük bir yuva aslında. Sanat eseri gibi, bir heykel gibi daha çok.. içinde yaşanabilir bir heykel. Pek çok ekolojik inşa tekniğini kullanarak gerçekleştirilmiş bir hayal.. Tüm malzemeler yerel ve tamamen ekolojik.


Heidi’nin işe başlangıç noktası öncelikle çevrede kullanabileceği “doğal yapı malzemeleri”ni keşfe çıkmak olmuş. Finlandiya’nın doğası gereği ahşap malzemelerde sıkıntı çekmediği gibi, kil de ana malzemelerinden biri olmuş.


Aslında kulübenin fotoğraflarına baktığımızda pek de sürpriz değil ama Heidi aslında bir sanatçı. Sanatsal yanını da rahatça evine yansıtmanın üzerinde özellikle durmuş bu yüzden. Tam da bir sanat objesi gibi davrandığını rahatça söyleyebilirim, Önce taslakları çizip, kendisi ve oğlu için nasıl bir yaşam alanı inşa edeceğini kağıt üzerinde tasarlamış.


Kulübesinin inşasında kesinlikle beton kullanmak istememiş.  Temelde taş kullanmış. Kullandığı büyük kütükler de katrana bulanıp bu zemine oturtulmuş. 


Duvarların alt kısmı earthbag denilen içi toprakla doldurulmuş küçük çuvalcıklarla yapılmış. Üzerinde ise yine kütükler ve samanlı kısım (daha önceden cob evlerde sık sık bahsetmiştim) bulunuyor. Iki tabaka arasında da huş ağacının kabuğu, bir yalıtım malzemesi olarak kullanılmış.



Earth bag’lerden oluşan alt kısmın yağmur suyundan korunması için sonrasında etrafına taşlarla oluşturulmuş bir kat daha örülmüş.
Kulübenin çatısı, ahşap iskeletten oluşuyor, aslında tam olarak kenet sistemiyle yapılmış. Böylece kendi kendini sağlam tutan bir çatıya sahip olabilmiş.


Çatıda içerinin daha rahat gün ışığı alabilmesi için dairesel bir boşluk bırakılmış. Böylece güneş ışığı, doğrudan evin içine ulaşabiliyor. Finlandiya gibi bir coğrafyada bu, çok önemli olmalı. 


Çatının ana iskeleti yine toprakla örtülmüş, şimdi üzerinde bitkiler yetişebilen bir çatısı var. hani diyoruz ya “başımı sokacak bir çatı olsun yeter”; işte Heidi bu hayali bir tık daha ileri taşıyıp, başını sokabileceği yemyeşil bir çatıyı kendi elleriyle inşa etmiş.


Tüm bunlardan sonra geriye evi “bezemek” kalmış. Heidi de belli ki, bu konuda çok yetenekli biri. Gerçekten en nihayetinde bir masal evi yaratmayı başarmış.


Hayat Ağacı’nın inşa sürecini, başından geçenleri, adım adım neler yaptığını kendi sitesinde “neredeyse sonsuz bir yolculuk” başlığı altında ayrıntısıyla anlatıyor.
Bloğun en tepesinde yazıya şöyle başlamış:
“bu blog, hayallerimi takip ederek Finlandiya’nın kuzeyindeki bir ormanda küçük; tamamen kendi ellerimle, arkadaşlarımın yardımıyla, mümkün olduğunca az para harcayarak ve yalnızca doğal-yerel malzemeler (saman, ahşap ve kil) kullanarak bir eko-kulübe inşa edişim hakkında.”



Keşke blogdaki tüm bu inşa sürecini aktarabilsem, ama muhtemelen o durumda bitmeyen bir yazı olurdu. O yüzden tavsiyem, mutlaka bir göz atın. Yeni doğum yapmış, küçük bir oğlu olan bir annenin tek başına –arkadaşlarının ve ailesinin desteğiyle ama yine de tek başına- büyüttüğü bir hayali orada çok daha iyi görebileceksiniz. Bu arada bir not: burası oldukça küçük ve coğrafya gereği zor yaşanabilir bir yer. Heidi Finlandiya’da yaşamıyormuş, ama orada gelip gittikçe güzel günler geçirebileceği, kendi kendini büyüten doğal bir yuvası var. onun sözleriyle bitireyim: “mevsimler gelip geçecek ama umuyorum ki benim küçük kulübem, tüm bu zamanda hayatımın ve içinde doğduğu manzaranın bir parçası olarak  hep ayakta kalacak. Bozulsa, yıkılsa ya da yaşasa da bunu hep kendisini çevreleyen doğa ile birlikte yapacak.”





*fotoğraflar www.naturalhomes.org ve cobdreams.blogspot.com'dan alınmıştır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder